"Shakespeare’e ve Nazım Hikmet’e dair bugüne dek binlerce kitap, on binlerce yazı yazıldı. Yani onlara dair güneşin altında söylenmedik şey kalmadı." diye düşünülebilir. Ama Türk tiyatrosunun gelmiş geçmiş en yaratıcı yazarı Coşkun Büktel, herhangi bir konuda söz aldığı zaman, o konuda ezberlenmiş kanaatlerin ötesine geçerek; yeni, farklı ve taze bir şeyler söylemeyi, her defasında başarmıştır. Bu kitabında Büktel, bir kez daha, başka hiçbir yazarın inemediği derinliklere iniyor. İndiği derinliklerden daha önce gün ışığına çıkmamış yepyeni deliller getirerek, bu kez Shakespeare’e ve Nazım Hikmet’e dair yüzeysel yargıları ve yaygın kabulleri darmadağın ediyor. Bu kabullerin konforunda uyuklayan zihinlere şok tedavisi uyguluyor. Bu kabullerden rant sağlayan kişileri yine "isim vererek" suçluyor. Tiyatro ve akademi esnafının "tezgahını" tekmeleyerek, bir kez daha "oyununu" bozuyor. Bilimsel tutarlılık ve nesnellik bağlamında ülkemizde yazılmış en sağlam metinlerden biri olduğu halde, akademik bir kitap değil, bu... Akademik tavra bilinçli olarak uzak duran Büktel, konusuna yaratıcı bir tavırla yaklaşmayı tercih ediyor. "Yönetmen Tiyatrosu"na Karşı, yalnızca bilgiyle değil; heyecan, yaratıcılık ve sanatsal saygıyla kotarılmış; ustaca "buluşlarla" donatılmış bir kitap... Yalnızca bilimsel ve öğretici değil; "okunaklı" ve (entelektüel zekalar için) son derece "eğlenceli" bir kitap...