Birey, belirlediği kriterlere dayanarak, bulunduğu noktadan elde ettiklerine baktığında pozitif bir değerlendirme yapabiliyor ise yaşam doyumuna ulaşmış demektir. Bu anlamda bireyin doyumunu salt fiziksel ya da salt sosyal beklentilerle değerlendirmemekte fayda bulunmaktadır. Mükemmel uyum elbette ki ihtiyaçlar piramidinin her basamağında kişinin kendini pozitif puanlayabilmesi ile olabilecektir. Yeme içme eylemi de günümüzde artık yalnız temel ihtiyaçlar kategorisinde ele alınamamaktadır. Yiyecek ve İçecek endüstrisi, bireylerin yaşam döngüsü içerisinde sosyal ve kültürel etkilere olan sahiplik durumunu her geçen gün arttırmaktadır. Yeme içme bu bağlamda incelendiğinde hiyerarşinin yeme içme ihtiyacı ile kendini gerçekleştirme ve güzelliklerden haz alma ihtiyacını pekiştirmektedir. Dolayısıyla, doyumun sağlanması; Yiyecek ve İçeceğin hem endüstriyel hem de toplumsal bazda doğru şekilde anlaşılabilmesiyle mümkün olabilecektir. Hazırlanılan bu kitapta, Yiyecek ve İçeceği tanıyarak, irdeleyerek, farklı yönlerden ele alarak doyuma ulaşmayı hedefleyen her girişimci, her işletmeci, her öğrenci, kısacası her birey için farklı bir bakış açısı sunulmaya çalışılmıştır.