Sınıf başkanı teneffüslerde yaramazlık yapan çocukların isimlerini tahtaya yazardı. Öğretmenimiz derse geldiğinde tahtada kimin ismi varsa onlara kızar, büyük yaramazlık yapmış ise döverdi. Benim adım hiç yazılmamıştı. Ama bir gün yazıldı. Öğretmen derse geldiğinde tahtada ismi olanlara başladı sormaya:
“Ahmet, ne yaramazlık yaptın yine? Ali sen? Hatice! Mustafa!”
“Sıraya çıktım öğretmenim, özür dilerim.”
“Fatma bana bağırınca…”
“Ben aslında yapmak istememiştim.”
Öğretmen benim adımı görünce şaşkınlıkla:
“Sen de mi!” dedi, “Sen ne yaptın bakalım?”
Ben ne yaptığımı bilmiyordum.
“Bilmiyorum,” diyebildim yalnızca.
Sınıf başkanı sözü aldı hemen:
“Öğretmenim, o Hemşince konuştu…”
O günden sonra da yaramazlık yapmak benim için alışkanlık oldu.Büyüdükten sonra da yaramazlık yaptım. Yapacağım da! Bu yaşımdan sonra aklım başıma gelir mi, onu da bilmiyorum…
An oran hedev al yaramazluğ enuşe, indzi hama sovorutin ağav.Medzentsa hedev al yaramazluğ ayi. Enoğ um al! As dareganas hedev, xelkes kelxus kuka ta, an al çkidim!