Memduh, bu işi sevmeden yapıyordu. Çöpçülük onun işi değildi. O, çalışmadan para kazanmak istiyordu. Halbuki ona verilen yer temizliği yapılacak sokaklar iki taneydi. İkisi de kalabalıktı. Ana caddeydi. Ayrıca bir de durak vardı. İnsanlar sokakları temiz tutmuyorlardı. Sigara izmaritlerini, paketlerini, buruşturulmuş kâğıt mendillerini hep yere atıyorlardı. Oysaki cadde kenarında, apartmanların büyük çöp bidonları vardı. Bu yüzden Memduh Efendi'nin işi zordu.
Çöpçü Memduh bununla kalsa yine memnun olurdu. Bir de durakta bulunan kavak ağacı yapraklarını dökmez mi? Asıl onları her sabah temizlemek zamanını alıyordu.
Memduh Efendi, başka bir iş bulamamıştı. Elinde ilkokul diploması bile yoktu. Okumayı yazmayı zorla sökebilmişti. Gazete başlıklarını tane tane okuyabiliyordu.
Ona, kesik bir teneke kutuya tutturulmuş bir sopa ile değnekli bir süpürge vermişlerdi.