Sadece yaşama sebebi olan çocuklarını düşünen bir anneydim. Bu işte bir yanlışlık vardı ama neydi? Bana yaşama hakkı veren Allah’ım, niçin böyle çileli bir hayatı bana reva gördün? Yaşamak buysa yaşayan bir ölüden farksızdım.
Ben Allah’ın bize yardım edeceğine inanmıyordum. Yardım etmeye niye ihtiyaç duyuyordu ki? Bizi babasız yaratsaydı olmaz mıydı? Ya da zengin ve mutlu olsaydık?
Çocuk bile olamadan yetişkinliğe geçmiştim. Zaten ne oyuncağım olmuştu, ne de oyun oynadığım bir günüm. Şimdi ise kendimi işçi çocuk olarak bulmuştum. Çocuksam nasıl işçi olabilirdim ya da işçiysem nasıl çocuk?
Şiddet, alkolizm, kişilik bozukluğu ve pişmanlığın uçuruma sürüklediği bir adam, tırnaklarıyla yaşama tutunmaya çalışan bir kadın ve çocuklarının gerçek hikayesi.