2 Eylül 1651... Payitaht kaosla kucaklaştığı bir güne uyanıyor. Şehir huzursuz, saray huzursuz... Teamüllerin ve geçmişin hiçe sayıldığı karanlık ayak sesleriyle yankılanıyor Topkapı Sarayı'nın kasvetli duvarları. Kılıçlar anılara savruluyor. Ne suç belirgin ne ceza ne de suçlular... Kösem Sultan'ın muhalifleriyle yürüttüğü mücadele doyum noktasına ulaşırken Saray-ı Hümayun'un sofalarında nefret dolu bakışlar can buluyor. Kösem Sultan'a gönülden bağlı Gülnihal Kalfa, kendisine sultanı tarafından verilen emaneti muhafaza edebilmek için İstanbul sokaklarını arşınlarken peşindeki ağaları atlatmak zorunda. Bunu yaparken yanında yalnızca genç yeniçeri Sinan varken hem de... Bir yanda ipini koparan yeniçeri ocağı, bir yanda ocağa ve kadınlar saltanatına diş bileyen saray ağaları, bir yanda devleti ehil kişilerin eline teslim etmek isteyen Hatice Turhan Sultan ve diğer yanda yıllarca devleti idare eden, kudretiyle cihana nam salan Kösem Sultan... Kösem Sultan, tüm bu çıkmazlara cevap ararken okurlarını Osmanlı İmparatorluğu'nun en karmaşık dönemlerinden birine yolculuk etmeye çağırıyor.