Çok karanlık zamanlarda yaşıyoruz. Henüz eğitimciler, aileler, aktivistler ve işçiler olarak, ulusal sınırları tanıyan ve aşan mücadelelere dâhil olarak ve yerel ve küresel ittifaklar kurarak, bunların insanların günlük yaşamları ile nasıl kesişim içinde olduğunu göstererek demokrasiye yönelik mevcut saldırıya cevap verebiliriz. Demokratik mücadeleler, entelektüellerin geleneksel neoliberalizmin aklı ve efsanesi ile onun bodur özgürlük tanımını ve güya kaçınılmazlığına ilişkin tarihsizleştirilmiş ve depolitize edilmiş tanımını parçalamak şeklindeki özel sorumluluklarının vurgusunu azaltmaz. Pierre Bourdieu’nün ileri sürdüğü gibi, neoliberalizme meydan okuyan herhangi bir tutarlı politika, devletin, sermayenin aşırılıklarını sınırlandırma ve önemli toplumsal öngörüler geliştirme rolünü yeniden tasvir etmelidir. Özellikle, toplumsal hareketler, bütün kültür alanında resmi ve gayrıresmi olarak geliştiği için can alıcı önemdeki eğitim meselesine seslenmek zorundadır, çünkü "egemen düzenin gücü yalnızca ekonomik değil aynı zamanda -inançlar dünyasında yer alan- entelektüel bir güçtür" ve kesinlikle fikirler dünyası içindedir: Öyle ki, ütopyacı bir olasılık anlamı kamusal dünyada yeniden kurulabilir. Bu örnekte pedagoji, sadece eleştirel düşünme ile ilgili değildir, aynı zamanda sosyal sorumlulukla ilgilidir: Yalnızca öğrenme ile değil politikanın kendisinin çok önemli bir unsurudur. Henry A. Giroux