Nuh Peygamber'in, ''Tufan sona ermiş mi git bak,'' diye gönderdiği karga yolda giderken bir dağın tepesinden bir leş görür, hemen yemeğe koyulur ve bu arada tekrar dönüp tufan hakkında haber vermeyi unutur. Sonra o karga ''ayrılık kargası'' diye anılır. Sanırım o ayrılık kargası hala o leşin başında ve bizler fırsattan istifade tufanının tadını bile çıkaramıyoruz, onun arındırıcılığından uzağız. Ey Nuh hala bıraktığın gibiyiz! Birkaç çocuğun türeyen soyun dışında bazısı da atasını geminde bulunan bir çift maymundan sanıyor. Ah ne garip! Belki de karganın yediği leş bir insana aittir! Kendimi, bu devirde yaşarken o dağın tepesinde bir leş gibi hissediyorum. Bir karga birimizin üzerinde her birimizin tüketmeye çalışıyor ve az ilerdeki tufanın kudretinden ya da aksi istikametteki dinginliğin azametinden kopuk yaşıyoruz...