Kur’an, varlık âleminin en mükemmel ve en güzel kitabı olarak tüm insanlığa gönderilmiştir. O geçmiş kitaplarla aynı kaynaktan gelmiş olmasına rağmen hem onların içindeki güzellikleri ve hem de onlarda olmayan hüküm ve hikmetleri kendinde toplamış bir kitaptır. Bir söz mucizesi olan Kur’an, gerçekten her konuda son sözü söyleyen, en doğru hükümleri veren, iman ile küfrü, hak ile batılı, doğru ile yanlışı, helal ile haramı, güzel ile çirkini, adalet ile zulmü birbirinden ayırt eden ilahi bir söz ve mükemmel bir ölçüdür. Kur’an, dünyaya gönderilmiş bir kitap olmakla birlikte hem dünyanın ve hem de ahiret hayatının temel rehberidir. Bu bakımdan Kur’an’ın sağlıklı olarak anlaşılması, her şeyden önce hayati bir öneme sahiptir. Çünkü Kur’an-ı Kerîm, anlaşılmak ve yaşanmak için indirilmiş ilahi vahyin son halkası yani Âlemlerin Rabbinin nihai seslenişidir. Kur’an-ı Kerim, okuyup anlaşılmak ve yaşam biçimi olarak hayata aksettirilmek üzere indirilmiş bir hayat kılavuzudur.