Kavramların anlamsal esnekliği ırmağın akışı kadar dinamik, tüm insanlığı etkileyecek kadar güçlüdür. İnsanlık tarihi, “kültür” kavramının eylemsel ve düşünsel temelde geçirdiği değişimler sonucunda şekillenmiştir. Öyle ki, “kültür” ilk defa, tarımsal faaliyetler çerçevesinde toprağın işlenmesi anlamında kullanılmıştır.
Günümüz dünyasında ise “kültürlü olmak”, “kültür sahibi olmak”, “kültürlü insan” gibi kullanımlarıyla bu kavram köyden şehre göç ettirilmiştir. Sonuç olarak, kültürsüz olduğu gerekçesiyle köylü aşağılanmış, şehirli ise kültürlü olduğu için yüceltilmiştir.
Bu kitapta, “kültür” kavramının gerçek sahiplerini ortaya koyarken; toplumsal ayrışmaya, sınırsız bilincin yok oluşuna ve insanlığın makineleşmesine kültür kavramının tarihsel ve felsefi yönleriyle ışık tutacağız.
“Her şeyin bir kültüre dönüştüğü çağımızda, kültürün ne olduğunu tarihsel gelişimi bağlamında anlamamızı sağlayacak ince bir çalışma.”
- Prof. Dr. Hasan Aslan, Akdeniz Üniversitesi Felsefe Bölümü