"Bugün kendini nasıl hissediyorsun?"
"Dışarıya çıkabilecek kadar kendimi iyi hissediyorum," dedi Jack, ümitli bir ses tonuyla.
Nora Jack'in vücudundaki kırmızı benekleri inceledi ve başını iki yana salladı.
"İki güne kadar bizim eve ziyarete gelebilirsin ama gelecek haftaya kadar okula gidemezsin." Jack sıkıntıyla iç çekti ve kendini yatağına bıraktı. Nora'nın sepeti sallanmıştı. Nora sepeti tuttu ve Jack'e gülümseyerek kapağını açtı.
"Senin için bir sürprizim var. Sana okuman için bir şey getirdim. Ejderhaları aramaya gittiğinde elinin altında bulunması iyi olur." Jack, Nora'nın dikkatli bir biçimde dikdörtgen paketi açmasını izledi. Daha sonra Nora çok sayıda el yazmasını Jack'e uzattı. Yazmaların süslü kırmızı bir kopçası vardı ve köşeleri süslemelerle kaplıydı. "Bu benim Ejderha Bilgisi kitabım. Onun içindeki bilgileri toplamak yıllarımı aldı. O yazılanları bağlamak için gerekli ejderha derisini bulmak ise çok daha fazla zamanımı aldı."
"Ejderha derisi mi?"
"Evet, gerçek ejderha derisi. Bu yazmalara çok dikkat et, Jack ve onlarda yazılanları iyi öğren. Charkle'nin ailesini bulabilmesi için buradaki bilgilere çok ihtiyacınız olacak."
"Şimdi seni rahat bırakayım da kitabı incele. Onu bana cuma günü getirebilirsin. O zamana kadar vücudundaki kabarcıklar da tamamen geçmiş olur." Nora kapıyı kapatır kapatmaz, Jack kitabı açtı ve okumaya başladı. Sayfaları çevirdikçe içini bir ürperme kaplıyordu. Yeni bir maceranın başlamakta olduğunu hissediyordu.