1990’lı yıllardan itibaren yazarın metin üzerindeki hegemonyasını/yükünü mümkün olduğu kadar azaltan, kendine has bir dünya gibi kabul edilen kurmaca metni esas alarak onu çeşitli parçalara ayırarak çözümleme işlemi oldukça yaygınlaşmıştır. Şimdilerde ise bu işlem daha dar perspektifler tespit edilerek yapılmaktadır. Bu noktada, tespit edilen bakma noktası’nın anlamlı, metnin bütün unsurlarının etrafında döndüğü, bir tür topla(n)ma ve dağı(t/l)ma merkezi konumunda olmasına ise özellikle dikkat edilmelidir. Metni nesneyi esas alarak değerlendirmek, genel olarak “yabancılaştırma” olarak tanımlayabileceğimiz sanat etkinliğini başka bir yabancılaştırıcı unsur olan nesneler üzerinden anlama gayretidir.
Kitapta, dikey eleştiri denebilecek, yayılmayı değil derinleşmeyi esas alan bir metotla ve nesne-projektörler ışığında yapılmış on inceleme yazısı bulunmaktadır. Halit Ziya’dan Cihan Aktaş’a, Türk hikayeciliğinin önemli bazı isimlerinden seçilmiş metinler üzerine yapılan bu çalışmaların edebî eleştiri anlayışımızı zenginleştirmesi, başka çalışmalara da ilham vermesi dileğimizdir.