1940’ların sonunda Burgazada’da geçen Kestane Karası, yıllarca gazetecilik yapan Engin Aktel’in ilk romanı. Dinlendiklerinden ve tanıklıklarından yola çıkarak yazdı Engin Aktel bu kitabı. Kestane Karası denizin başrol oynadığı, balıkların ve insanların yardımcı rollerde hayatta kalma kavgasını sürdürdüğü bir roman ve okuru peşinden sürüklüyor.
Sürüklendiğiniz bu öyküde adanın insanlarıyla tanışacak, öykülerine konuk olacaksınız. Onlarla birlikte balığa çıkacak, kimi zaman eli kolu dolu, kimi zaman denizin gazabından yorgun döneceksiniz. Burgazada’nın kahvelerinde oturup, sohbete dalacak, meyhanelerinde bir tek atacaksınız. Ama her seferinde yaşamı elinde tutan asıl gücün deniz olduğunu fark edeceksiniz. Coğrafi sınırları böylesine kısıtlı olan bu adada, insanların öfkelerinin, nefretlerinin olduğu kadar, dostluklarının, sevgilerinin de deniz gibi uçsuz bucaksız olduğuna tanık olacaksınız. Bir de denizin her zaman payını aldığına…
Kestane Karası… En korkunç fırtınalardan biri. Burgazada.. Kozmopolit ahalisi ve doğal güzellileriyle Marmara’nın en gözde adalarından biri. Zaman ise 1940’ların sonu. Tanıdık bir dünyanın bilinmeyen öyküsü.