“İşkence tezgâhlarında maddi ve manevi kayıplar verdim. Maddi tarafı, işkence izlerini hâlâ taşıyor olmamdır. Sopalı işkencede sağ ayağımın ikinci parmağı zarar gördü, kırılan tırnağım bir daha çıkmadı. Çorabımı çıkardığımda o günler aklıma geliyor. Manevi tarafı ise terbiyesi ve hayası hiçe sayılmış, hakaretlerle ezilmiş bir Muhsin Yazıcıoğlu var. 7,5 yıl Mamak’ta kaldıktan sonra hiç ceza almadan serbest kaldım ve toplamda dava 17 sene sürdü. Kimse bize daha sonra bu olanlardan dolayı pardon demedi. Birisinin ayağına bassanız pardon dersiniz, özür dilersiniz; bize bütün bu yapılanlardan sonra ‘Kusura bakmayın. Sizi haksız yere incittik.’ bile denmedi.” diye özetlemişti Muhsin Yazıcıoğlu 12 Eylül askerî darbesinden sonra başından geçenleri.
Türkiye siyasi tarihinin en dürüst ve en sevilen simalarından birisiydi Muhsin Yazıcıoğlu. Bıkıp usanmadan yaklaşık kırk yıldır verdiği siyasi mücadeleyi, hayatını kaybettiği helikopter kazasına kadar devam ettirmiştir.
