"Kokunun nereden gelebileceğini düşündü. Başını kaldırıp etrafına baktı. Gökyüzünde bir pembelik vardı. Saat kaç olmuştu? Altıyı geçmiş olmalıydı. Hafif bir rüzgâr esti. Denizden gelen bir rüzgârdı bu. Rüzgârla sevimsiz bir koku gelmiş olsa da, o kokunun içinde denizin kokusu da vardı. Şehrazat burnunda denizi hissetti. Gözlerinde ise çiçekler ve pembe gökyüzü vardı.
Şehrazat yürümeye başladı. Sanki bir çağrıya uyar gibi gidiyordu. Aklında ne onu almaya gelecek annesi ne de evde yapılması gereken ödevleri vardı."
Şehrazat nereye gidiyordu? Onu çağıran ses ve koku nasıl sürprizler hazırlıyordu ki? Ne dersiniz, kitabın başına dönüp neler olduğunu keşfedelim mi?