Türkiye'de din eğitimi pratiği, Cumhuriyet'in kuruluşundan bu yana çok boyutlu tartışmalara ve gelgitlere sahne olmuştur. Din eğitimi etrafında yaşanan tartışmalar ve oluşan gelgitler, din kültürü ve ahlak bilgisi dersi hakkında yazılıp çizilenlere bakıldığında daha iyi anlaşılabilir. Öyle ki bu gün din kültürü ve ahlak bilgisi etrafında oluşturulan atmosferin ciddi bir bilgi kirliliği ve kafa karışıklığına yol açtığı söylenebilir. Din kültürü ve ahlak bilgisi dersi yerel ve uluslararası mahkemelerin, farklı sivil toplum kuruluşlarının, gazete haberlerinin, köşe yazılarının hatta sosyal medyanın önemli bir gündemi hâline gelmiş bulunmaktadır. Hâl böyleyken son yıllarda dersin nesnel/objektif, tarafsız ve çoğulcu olmadığı; din, inanç ve kültür farklılıklarına duyarlı davranmadığı, örneğin İslam içi görüşleri yeterince kuşatmadığı şeklindeki eleştirilerin öne çıktığı görülmektedir. Bütün bunlar din kültürü ve ahlak bilgisi dersleri hakkında nitelikli ve bilimsel bilgiye olan ihtiyacı artırmıştır.
Yukarıdaki ihtiyaçtan hareketle, bu araştırmada din kültürü ve ahlak bilgisi ders kitaplarının inanç, din ve kültür bazlı farklılıkları sunuş biçimi çoğulcu din eğitiminin temel parametreleri açısından incelenmeye çalışılmıştır. Çoğulcu din eğitimi; farklılıklara duyarlılık, kapsayıcılık, nesnellik, tarafsızlık ve eleştirellik nitelikleriyle öne çıkan bir din eğitimi yaklaşımıdır. Sosyal bilimlere bilhassa mukayeseli dinler tarihi ve fenomenoloji bilimine, karşılaştırmalı yorumlayıcı pedagojiye, çok kültürlü tanıma politikalarına yaslanan çoğulcu din eğitimi, son dönemde dünyada eğitim politikalarına giderek daha fazla yön vermektedir. Araştırma Türkçe literatürde çoğulcu din eğitimini farklı yönleriyle ele alan, bu çerçevede din kültürü ve ahlak bilgisi ders kitaplarındaki inanç, din ve kültürel farklılıklar söylemini çoğulcu bir perspektifle değerlendirmeye çalışan ilk çalışmadır. “Araştırma Erciyes Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinasyon Birimi”nin desteğiyle yürütülmüştür (No: SBD-12-4182).