Alzheimer hastası annesi ile birlikte yaşayan Sevgi’nin hayatı pek kolay değildir. Zamanın anılarımız üzerindeki acımasız etkisi olarak tanımlayabileceğimiz bu hastalıkla mücadelede yaşanan zorlukları aşmak için uğraş vermektedir. Bu süre zarfında annesine annelik yapmak zorunda kalırken, bir taraftan da kendine ait bir dünya kurmaya çabalamaktadır. Hastalığı ve yaşanan zorlukları kabullenmek istemeyen diğer kardeşleri de Sevgi’yi bu mücadelede yalnız bırakmışlardır. Annesi ile yaptığı bu özel yolculukta, anlar birleştirip, anılar biriktirmenin önemini kavradığı zaman, yaşamın hüzne yer bırakmayacak kadar kısa olduğu sonucuna varacaktır…
“Bana bak Orhan’a mı göz koydun yoksa? Gözünü oyarım!”
“Annecim bir insan nasıl babasına göz koyar…”
“Anne seni çok özledim ben!”
“Öyle mi? Nerdeydin ki sen Serdarım bunca zaman? Ben de seni pek özledim.”
“Anadolu yakasında oturuyorum ya ben annecim. Bu tarafa geçmek Erzurum'a gitmekten beter.”
“Öyle ya a oğul ama ben seni yıllardır yüreğimde taşımanın ağırlığını hissetmedim, o neden?”