Gerçek kötü haber şu ki; tüm kötü haberleri henüz duymadık.
Bu kitap bir forecast-tahminleme çabasıdır. Bilimsel veriler dikkate alınmaya çalışılmış olsa da bilimsel bir veri oluşturmadığımızı belirtmek isteriz. Varsayım, denenerek bulunan defacto bir veri değildir. A priori’ dir. O halde neden tahminleme yapıyoruz? Tahminleme yapmamızın nedeni, gelecekte görünen tehlikenin büyüklüklerini öngörebilmek ve vakanın hızına göre uzun vadeli planlar yapmaya elverişli bir ortam oluşturmak. Bu sayede salgın ile ilgili verilecek tüm stratejik kararlarda vaka miktarının öngörülebilmesine imkan sağlanır. Bu amaçla, beklenen zorluklar ne kadar önce tahminlenirse o kadar iyidir. Aksi halde yokuş aşağı üstümüze gelmekte olan bir kamyonun bize çarptığını görmemek için, kafamızı çevirmekten başkaca bir çaremiz kalmayacaktır.
Tahminler sadece matemetiksel verilere bağlı değil, bir sürü başka faktörlere de bağlı ise; (Sosyoloji, Toplumsal psikoloji, Siyasi Kararlar, Toplumsal İmkanlar vb.) trendlere ve momentuma bakarak tahmin yapmak doğru olabilmektedir. Vaka sayısı ne kadar hızla büyürse durması da o kadar uzun sürecektir. Ne zaman ve nerede yavaşlayacağı alınacak önlemlerin etkinliğine ve yönüne bağlı olacaktır.
Salgının yarattığı felaket geçtikten sonra asıl tahribatın ekonomi alanında artarak devam edeceğinin analizleri de kitabımızın ikinci bölümü olacaktır. Tüm dünya ekonomilerini virüs enfekte etmiştir. Dünya ekonomisine Hastaneye Yatış Prosedürü eksiksiz uygulanacaktır. Bazı ülke ekonomileri yoğun bakıma alınacak; bazı ülke ekonomileri entübe olacaklar, bazı ülke ekonomilerini ise kurtarmak mümkün olamayacaktır.
Türkiye’ye ne olacak? Gelecekte ben ne yapmalıyım? Kitapta bunlara cevap vermeye çalıştık.
