Tüyleri, gözleri, kuyruğu, kanatları, gözleri hep siyahmış karganın ve bu karganın en büyük dileği yaşadığı yağmur ormanındaki tüm papağanlar gibi rengârenk olmakmış. Onların renkleri hiç sıkıcı değilmiş. Yemyeşil ağaçların arasında uçuşan kırmızılar, sarılar, yeşiller ve mavilermiş onlar. Nasıl da eğleniyorlarmış. Karga onlara hayranmış. Onlardan biri olmak istiyormuş. Bu uğurda kendi olmaktan bile vazgeçmiş. Rengini hiç sevmeyen simsiyah bir karganın, kendiyle ve siyahtan beyaza dünyanın tüm renkleriyle barışma hikâyesi bu. Yazar Hakkında: Merhaba! Ben Can Yağlıkçı 2007 yılında doğdum. Hayvanlara olan merakım iki yaşındayken izlediğim Kayıp Balık Nemo filmi ile başladı. En sevdiğim hayvanlar tropikal balık çeşitleriydi. Büyüdükçe merakım kutup hayvanlarına, penguenlere, orklara ve balinalara kaydı. Son üç dört senedir tüm hayvanlar âlemini ve doğal yaşam alanlarını inceliyorum. Şu anda Hollanda’da yaşıyorum. Çok şanslıyım, çünkü çevremde pek çok hayvan türünü inceleyebileceğim çok güzel hayvanat bahçeleri var. Hem hayvanları, hem de yazmayı çok seviyorum. Kendini Sevmeyen Karga’nın hikâyesini on yaşındayken yazdım. Dürüst olmak ile ilgili rengârenk bir hikâye olduğunu düşünüyorum.
