Türk Aydınının 150 Yıllık Zihin Kapanı
İşte bu sıkıntılar karşısında, M. Kemal ve arkadaşları, İttihatçı imajını silmek için epey gayret göstermişlerdir. Ama işleri yürütenlerin hemen hepsi ittihatçı kadrolardır. Bunların belli başlılılarını şöyle sıralayabiliriz: Başta Mustafa Kemal olmak üzere, Rauf Orbay, Fethi Okyar, Kazım Karabekir, İsmet İnönü, Celal Bayar, Adnan Adıvar, Şükrü Kaya, Rahmi Gümrükçüoğlu, Çerkes Reşit Çerkes Ethem, Bekir Sami, Yusuf Kemal, Celaleddin Arif, Ahmet Ağaoğlu, Recep Peker, Şemsettin Günaltay, Hüseyin Avni, Ziya Hurşit, Ziya Gökalp, Mehmet Emin Yurdakul, Mehmet Akif Ersoy, Celal Nuri İleri, Yunus Nadi, Falih Rıfkı Atay, Velid Ebüzziya gibi isimler hem ittihat ve Terakkinin üyesi hem önemli bir kısmı Teşkilat-ı Mahsusa'nın elemanlarıdır. Özellikle İngilizler ve İstanbul Hükümeti, bunları ittihatçı olduklarına dair propaganda yapmaktan geri durmadılar. M. Kemal, bu imajı silmek için her fırsatta ve sık sık ittihatçı olmadıklarını açıklama gereği hissediyordu.
İsim listesine bakıldığında da görüleceği üzere Kemalistlerin İttihatçı gelenekten geldiklerine kuşku yoktur. İdeolojik formasyonlarına da bakıldığında bu tez doğrulanmaktadır. Zaten hiçbir zaman toptancı bir anlayışla ittihatçılık mirasını reddetmemişlerdir. Baştan beri izaha çalıştığımız konulardan biri Jön Türkler ve Yeni Osmanlılar arasında homojen siyasi bir düşüncenin olmadığıdır.