Her kitap çok okunma hayali ile yazılır. Ama bu kitabın anlatmak istediği bir derdi var. Bu dünyanın bir yerlerinde aşkı yanlış yerlere oturtmaya çalışan insanları görünce, Hançer ve Gül'ü yazmaya karar verdim. İnsanlar birbirlerini deşarj olmak için değil şarj olmak için sevmeli diye düşünüyorum. Hiçbir kitap, hiçbir hikâye aşkı tam olarak anlatamaz. Bu kitap da öyle... Eminim herkesin gönlünde bir Hançer, bir Gül gizlidir. Bu gökkubbenin altında nice aşklar yaşanmakta. Biz aşkı çağırmayı, ona açık olmayı henüz bilmiyoruz. Her yüzyılda bir Veli'nin geldiği gibi bir çift âşık da gelip geçermiş. Aşk her gece kalplere girip bakarmış. Eğer orası maddi kaygılarla kalabalık ise çeker gidermiş. Onu davet etmek için önce kalplerimizden lüzumsuz putları temizleyip ona yer açmak gerek. Temennim şudur ki; bütün kalbi kırık olanların Allah kırıklarını onarsın.
Aşkla kalın...