İlk kadın ressamlar kuşağı içinde yer alan Celile Hanım´ın adı, 1880´li yaılların doğum tarihlerini taşıyan öteki kadın ressamlarla aşağı yukarı benzer bir yaşam çizgisinin içinde yer alır. Toplumun önde gelen varlıklı ve okumuş ailelerinin özel eğitime tabi tutulmuş ve yetenekleri yönünde eğitimlerine olanak tanınmış olmakla beraber, sanatçılık mesleğinin o dönem için geçerli olan zor koşullarına göğüs germenin getirdiği sorunlarla mücadele etmek, aile ortamının yarattığı güçlüklerle sanat uğraşı arasında uyumlu köprüler kurmakta zorlanmak ve sonunda mutsuzluğun pençesine düşmek, dolayısıyla da sanata yeterli zaman ayıramamak, onları birleştiren bu çizgiyi belirleyici dönemeçlerdir. Dönemin talihsizlikleriyle baş etmek, onlar için kolay olmamıştır. Geride bıraktıkları yapıtların sınırlı olması da bundan dolayıdır.
...
Kaya Özsezgin