Günümüzde gençler ve çocuklar gerek akademik süreçlerinde gerekse spor ya da okul dışı faaliyetlerinde gün geçtikçe artan bir baskıya maruz kalıyorlar. Hayatlarının her alanına sirayet eden bu baskı zamanla onların ruh sağlığının da bozulmasına sebep oluyor. Bu durumu yakından gözlemleyen ve başarı baskısının yıkıcı etkilerine kayıtsız kalamayan gazeteci-yazar Jennifer Breheny Wallace, Kaygılı ve Yetersiz’de okurlarını toksik başarı kültürünün özüne doğru bir yolculuğa çıkarırken ailelere, okullara ve toplumlara pratik ve uygulanabilir çözümler öneriyor.
Wallace, aileler ve eğitimcilerle yaptığı röportajlar ile altı binden fazla ebeveynin katıldığı bir anketin sonuçlarına dayalı olarak performans baskısının kişisel bir tercih meselesi değil, toplumun bütününe derinden işlemiş bir olgu olduğunu ve artan gelir eşitsizliğiyle azalan fırsatlar tarafından körüklendiğini tespit ediyor. Daha iyi bir gelecek elde etmek için rekabet gittikçe artıyor. Artık bir yarışa dönen başarı kaygısı gençleri, yalnızca öz geçmişlerini doldurmak için ilgi duymadıkları alanlara yönelmeye ve sırf daha iyi olabilmek için akranlarını ezmeye itiyor. Gençlerin performanslarını en üst noktaya çekebilmek için yaşadıkları bu krizin getirileri de ağır oluyor. Araştırmalar Amerika’nın en başarılı okullarında dahi anksiyete, depresyon ve kendine zarar verme oranlarında ciddi bir artış olduğunu gösteriyor. Çocuklar, başarıları dışında hiçbir değere sahip olmadıkları mesajını giderek daha çok benimsiyor ve bu mesaj medyayla toplumsal kültür tarafından körükleniyor.
Wallace’ın günümüzün önde gelen çocuk psikologlarıyla yaptığı aydınlatıcı araştırmalar ve röportajlar, çocukların ebeveynlerinden gelen baskı yerine “önemsenme”ye ve dışsal başarılardan etkilenmeyen bir içsel değeri deneyimlemeye ihtiyaçları olduğunu gösteriyor. Önemsenmek, çocukların kendilerini toplumun değerli bir parçası olarak görmelerine yardımcı oluyor. Ayrıca, ne olursa olsun önemsendiklerine dair düzenli geri bildirim alan çocuklar, psikolojileri daha sağlam, özgüvenleri daha yüksek hâle geliyor.
Kaygılı ve Yetersiz; ebeveynleri çıkmaza sokan, gençlerin üzerindeyse ağır bir baskı oluşturan başarı krizine karşı olumlu yönde bir değişimin yol haritasını sunuyor.