Tarih, toplumların zaman tünelinden geçerken izlediği uğrakları ve aşamaları anlatır. Tarih, insanın kendini anladığı ve tanıdığı bir alan olarak alındığında, aslında bir insanbilimden (antropoloji) başka bir şey değildir. Günlük hayatta “insan dün neyse bugün de odur” şeklindeki ifadeler insanı anlamak bir yana, onu anlamsızlaştırmaya yönelik ifadelerdir.
Eğer biz dün ve bugün aynı isek, o zaman bizim tarihimiz de yoktur! Oysa insan tarihsel bir varlıktır. Her şeyin tarihi olduğu gibi insanın ve toplumun da bir tarihi vardır. Tarih üzerindeki düşünceler bile bizim tarihselliğimizi ele veren birer anlatımdır. Yüzyıllarca insanlık döngüsel tarih anlayışına bağlı iken, modern zamanlarda farklı tarih felsefeleri üretmesi bir tesadüf değildir. Çünkü modern insan tarihi farklı tecrübe etmektedir.