“ŞE7T4N capcanlı, sürprizli ve çarpıcı.”
–Jeff VanderMeer
Bram Stoker En İyi Roman Ödülü Adayı
Locus En İyi Fantastik Roman Ödülü Adayı
August Derleth En İyi Roman Ödülü Adayı
Unutulmayacak bir canavar yaratmak, her korku yazarının hayalidir. Adını günümüzün en tekinsiz korku yazarları arasına yazdıran, İtfaiyeci, Boynuzlar gibi çoksatan, ödüllü romanların yazarı Joe Hill de ŞE7T4N’da, çocukluğunuzun kâbuslarından fırlayan, sadece kendisinin yazabileceği bir canavarla tanıştırıyor bizi: Charlie Manx. Oyun, mutluluk, merhamet gibi kavramları çok yanlış anlayan, ergen akıllı, kadın düşmanı, ruh emici bir adam. Yanına topladığı psikopatlarla ülkeyi gezerek çocukları kaçıran, kötücül bir kuvvet. En büyük silahı: Düşüncenin yarattığı yollarda ilerleyen, istemediği kimsenin fark edemediği, sürücüsünün izdüşümü olan Wraith model bir Rolls Royce. Plakası: ŞE7T4N. Mesken bellediği doğaüstü, tüyler ürpertici o diyar: Karın yağmayı hiç bırakmadığı, sadece eğlencenin, şekerin ve sivri, kancaya benzer dişlerin olduğu NOELİSTAN.
Ancak dünya sadece canavarlardan ibaret değil.
Victoria McQueen’in bir yeteneği var. Evet, cesur, asi, akıllı bir kız ama asıl yeteneği bambaşka. Kaybolmuş şeyleri bulabiliyor: bilezikleri, fotoğrafları, bazı soruların cevaplarını. Bisikletine bindiği zaman, karşısına hep o üstü kapalı köprü çıkıyor. Köprüyü geçtiğinde ise nereye gitmesi gerekiyorsa orada buluyor kendini. Gizemli bir kestirme yol. Mesela Vic belayı bulmak istediği bir gün kapalı köprüyü geçince Manx çıkıyor karşısına. 90’lı yıllardan, 2000’lere kadar ilerleyen bu acayip serüven de o gece başlıyor.
Locke & Key’in ödüllü çizeri Gabriel Rodriguez’in illüstrasyonlarıyla bezeli ŞE7T4N’ın dolaştığı yollarda dikkat edin. Her an kendinizi hiç beklemediğiniz bir yerde bulabilirsiniz.
“Masumiyet de aslında göründüğü gibi bir şey değildir. Masum küçük çocuklar sineklerin kanatlarını koparır, bunda sakınca görmezler. Masumiyet bu işte.”