Leonard Cohen’le çok yakın bir arkadaşlığı ve tehlikeli bir akrabalığı bulunan Axel Jensen’in en coşkulu romanı, Ikarus. “Kitaplar beni kelimelerden yapılmış labirentlere hapsediyor,” diyen bir anlatıcısı var. Kitap, yolculuk için açılan kanatlarının manzumesiyle başlıyor. Norveç’ten Sahra’ya, iklim iklim çırpılıyor bu kanatlar. Fransız askerleri, Alman tüccarları, Arap şeyhleri ve daha birçok yabancıyla tanışıyor. Sömürgecilik rezaletine fena halde takmış satırların yanı sıra, anarşizmden faşizme, dünya düzeninden mistik keşiflere de değen paragrafları var. Soğuktan sıcağa, güvenli duygulardan tedirginliğe, cinsellikten ölüme kadar insan doğasına kadar birçok deneyimi içinde saklıyor Kuzey’in bu ünlü romanı.
Kerouac, Ginsberg ve Burroughs gibi isimlerle anılan Jensen Avrupa’da Beat anlayışın en önemli temsilcilerinden. Her ne kadar, Jensen karanlıkta ağlayan bir sesi olsa da, “’Ben henüz gencim! Her şeyi yeni baştan inşa edebilirim,’ dedi umut,” diyen bir kitabı var. Soluksuz biçimde akarken, içinizde yeşerecek olan bu romanı okurken dikkatli olun, sonrasında yaşamınız değişecek.