''Birine Sır Vermek En Ağır Emanetlerden Biridir! Taşı Taşıyabilirsen...''
Bazen hayallerimiz hep o hayal ettiğimiz zamanda kalır. Ya biz öyle isteriz yada hayat oyununu öyle kurmuştur. Biz dünyanın başka renklerinde farklı işlerle uğraşırken, çoğu zaman kendi içimizde bir yerlerde sakladığımız, bizi biz yapan hayallerimizi unuturuz. Belki de inanmaktan vazgeçeriz.
Başka yerlerde yaşadığımız mutlu hayat bazen bize iğreti gibi gelir. Bir türlü gitmek bilmez içimizden o zamana ait olmama hissi. Gözümüzü her zaman iyi insanlar açacak değil ya! Kötüler de bizi kendimize getirir. Sonunda hissettiğimiz yabancılaşma hissinden uzaklaşıp geçmişimizdeki anılarımıza sığınırız.
Bir gün öyle bir şey olur ki! O en güvendiklerimizden biri, bizi tırnaklarımızla kazıyıp tutunarak çıktığımız yerden aşağı atar. En büyük hayal kırıklığı olur adı, paslı bir hançer gibi saplanır sırtımıza. Ve işte o an geçmişin tozlu sandıklarında sakladığımız verilen sözleri tutma vaktidir...