“Kendini ağaçtan öte, bir insanmış gibi hissetti ve etrafına toplanan kalabalığı hevesle ölümünü bekleyen bir topluluk gibi değil de cenazesine gelen sevenleri gibi düşündü. Artık bir düşün içindeydi. Dünyanın vicdanıyla kavgalı zihni, kötülükle boğuşa boğuşa mutlu hissettiği bambaşka bir dünya yaratmıştı.” 1920’lerde Ege’nin sakin bir kasabasında doğan yüz yıllık bir çınar ağacının, dünyanın acımasız değişimine tanıklık eden sıra dışı öyküsü.