Karakış Üçlemesi
Büyükada’nın yalnız kışlarında ötekileştirilen yaslar ve kimlikler…
Laçin çok üzülür diye duruyorduk heykel gibi. Bir anımız kalmamıştı geçmişte, ne bir gölgemiz, oturduğumuz yerde ölüyorduk.
O gece Laçin saç diplerimize yağdı. Kucaklarımıza küçük, kardan kediler yaptı. Alınlarını okşadık donmuş parmak uçlarımızla. İsimler verdik her birine. Kendi uydurduğumuz fırtına isimleri. Köpekler hep yağdanlıktır zaten fırtınası, kara kediler uğursuz değildir fırtınası, sobamızı söndüren bizden değildir fırtınası, göğsünde uyuduğumu unutma fırtınası, bana bir isim verme fırtınası, kardan kediler kısırlaştırılamaz fırtınası (…) seni çok özlüyorum fırtınası, hafta sonları geçmek bilmiyor fırtınası, kokona kediler fırtınası bu kediye Laçin mavi küpesini takmıştı– giderim öleceğimi anladığımda fırtınası, mevsimli soğuklar, mevsimli soğuklar, mevsimli soğuklar…