Bu kitapta Michel Foucault’nun bilgi-iktidar yaklaşımı çerçevesinde biyo-iktidarın, 20. Yüzyılda ırkçı rejimlere- özellikle Nazizme- nasıl dönüştürüldüğü ve Nazizmin bunu yaparken propaganda belgesellerinden nasıl yararlandığı ele alınıyor.
Bu çerçevede Leni Riefenstahl’ın ‘İradenin Zaferi’ ve ‘Olimpiyat’ belgeselleri çözümlenir. Bu iki film, Nazi propagandasının ve estetiğinin önemli özelliklerini yansıtır. Özellikle Olimpiyat belgeseli Nazizmin saf ırk, ideal beden anlayışı ve tasarımı açısından incelenir.