Orta Anadolu'dan insan manzaraları sunuyor yazar bizlere... Okura geçmişten geleceğe birçok olayı eşzamanlı anlatırken, Paris'ten Divriği'ye götürüp getiriyor.
Yadigâr ile Cuma'nın aşkına Gülsüm'ün düşleri eşlik ediyor. Azade için üzülürken Senem için de yanıyor içiniz. Bugün yaşananlara çok benzeyen bu geçmiş zaman anlatısında, yeşil kasabaların acımasız insanlarını da tanıyorsunuz. “Ah Gülizar” derken bir yerlerden turna sürüleri sökün edecek, pencerenizden bulutlar geçecek ve bir uzun havayla Orta Anadolu'nun bozkırlarında eliniz yüreğinizde gezineceksiniz.
Aşkın, acının, yalnızlığın ve ölümün gölgelerini bir arada harmanlayan bir insanlık trajedisine tanık olacaksınız...