Petrol, modern Orta Doğu politikasının şekillenmesinde önemli faktörlerden biri olagelmiştir. I. Dünya Savaşı sonrası dönemde önce büyük güçlerin işgaline uğrayan ardından petrol rezervleri dikkate alınarak birçok devlet arasında paylaşılan Orta Doğu coğrafyası, günümüzde de sahip olduğu enerji kaynakları dolayısıyla krizlerin, savaşların ve çatışmaların odağı olmaya devam etmektedir. I. Dünya Savaşı ile başlayan, 2003 Irak Savaşı ve İran sorunu ile devam eden krizlerin ve işgallerin başında, bölgedeki petrol rezervlerinin olduğu aslında bugüne kadar pek çok araştırmada göz ardı edilmiştir. Bölge ülkelerinin petrol politikasını kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirmek, petrol ticaretinden pay almak ve küresel bir güç olmak için dönemin tüm büyük güçleri öncelikli olarak Orta Doğu’da askeri, politik ve ekonomik bir denetim kurmaya yönelmişlerdir. Petrol kaynaklarını kontrol eden güçler, petrolü hem kendi siyasal ve ekonomik çıkarlarını gerçekleştirmek ve hem de diğer güçlerin politikalarını yönlendirmek için geçmişte olduğu gibi günümüzde de kullanmamaktadırlar. Nitekim bu kitabın amacı da Ortadoğu merkezli petrol ve politika ilişkisinin görünmeyen yönlerini okuyucuya sunmaktır.