“Milletimiz din ve dil gibi kuvvetli iki fazilete maliktir. Bu faziletleri hiçbir kuvvet, milletimizin kalb ve vicdanından çekip alamamıştır ve alamaz.” MUSTAFA KEMAL ATATÜRK “Dindar olmakla Atatürkçü olmak zıt kavramlar mıdır?” sorusunun cevabı uzun süredir Türkiye Cumhuriyeti kamuoyunda gizliden gizliye aranır oldu. Gerek Atatürk’ü yakından tanıyan kişilerin aktardığı bilgiler, gerekse Atatürk’ün hayatını anlatan güvenilir kaynaklar incelendiğinde, Atatürk’ün din karşıtı olmak bir yana, Allah inancına sahip bir Müslüman olduğu ortaya çıkıyordu. İslâm dininin son ve mükemmel din, Hz. Muhammed’in de ‘Son Peygamber’ olduğunu vurgulayan Atatürk; “Din insanların gıdasıdır. Dinsiz adam boş eve benzer, hüzün verir... Bu dinlerin en sonuncusu elbette en mükemmelidir. İslâm dini hepsinden üstündür” demiştir.