Kimse farkında değil. Galiba insanlar geri alabildiklerinden fazlasını kaybediyor: üç odalı ev, yirmi beş santim uzunluğunda saç, bütün bir renk. Ama kimse söylemiyor. Adını koymadıkça kayıplarla yaşamak kolaylaşıyor mu? Yoksa insan diğerlerine merhametinden mi susuyor?
Bir yanda erkek kılığına girerek tarihin en önemli haritacılarından birinin yanında çırak olarak zorlu bir yolculuğa çıkan Raviye. Bir yanda onun güzel hikâyesini anlatan Nur. Dünyayı renklerle tanımlayan, hikâyesini bahçedeki incir ağacının köklerine fısıldayan, babasının ölümünden sonra ailesiyle Amerika’dan Suriye’ye taşınan, ama evine düşen bombanın ardından farklı coğrafyalarda hayatta kalmaya çalışan Nur.
Yıldız ve Tuz Haritası sekiz yüzyıl öncesiyle modern günler arasında mekik dokuyan, yerinden yurdundan edilmenin acısının ve cesaretin zaferinin sürekli yankılandığı bir kitap. Savaşın yakıp yıktığı Suriye’nin ve o yıkılan evlerde yaşayanlara ne olduğunun bir özeti adeta.