28. 11. 2013 tarih ve 6502 sayılı -yeni)tüketicinin korunması hakkında kanun ile açıklamalar- ilgili mevzuat ve tablolar
08 Mart 1995 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve altı ay sonra yürürlüğe giren 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun tüketicilerin korunması alanında ilk özel Kanun niteliğinde idi. Bu Kanuna getirilen pek çok eleştiri nedeniyle birçok Kanunla 4077 sayılı Kanun üzerinde değişiklikler yapılmıştır. 2007 yılından beri de bu Kanunda geniş çaplı revizyon çalışmaları yürütülmüş, ancak Kanunda geniş çaplı revizyon yapmak yerine büsbütün yeni bir Kanun yapma ihtiyacı doğmuştur. Nihayet 28 Kasım 2013 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile bu açık doldurulmuştur. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun yayımından altı ay sonra, 28 Mayıs 2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu Kanun, Kanun yapma tekniği açısından 4077 sayılı Kanundan çok ileridedir. Ancak tüketici hakları bakımından getirdiği geniş ve yerinde düzenlemeler yanında eskiye oranla geriye gidiş niteliğinde düzenlemeler de içermektedir. Bunlara yeri geldikçe değinilmiştir. Ayrıca BDDK tarafından tüketici kredileri ve kredi kartı ödemelerinde taksit sınırlamalarına yönelik 31. 12. 2013 tarihli ve 22. 10. 2014 tarihli birçok Yönetmelik değişikliği Kitabımıza eklenmiştir.
Çalışmamız hukuk öğrencileri ve hukukla ilgili dersleri alan öğrenciler için yalın bir dille kaleme alınmıştır. Doktriner tartışmalardan kaçınmak amacıyla pek az yerde olması gereken hukuk açısından görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Çalışmanın tüketici hukuku dersi alan öğrenciler hatta uygulamacılar (özellikle avukat ve hâkimler) için de 602 sayılı Kanunun bilinmesi açısından en azından başlangıç niteliğinde yararlı olabileceğini düşünmekteyim.
Unutulmamalıdır ki Kanunda belirtilen hakları etkin biçimde kullanmadıkça en iyi Kanunların bile işe yaramadığı bilinen bir gerçektir. İşte bu çalışma bir nebze de olsa tüketicilerin haklarını bilmesi ve etkin biçimde kullanması amacıyla hazırlanmıştır. Bu anlamda bir özlü sözde belirtildiği gibi -Adalet halkın gıdasıdır, insanlık ona daima muhtaçtır. - Gerçekten de Adalet, su ve hava gibi ihtiyacımız olduğunda hissettiğimiz bir olgudur.