Edebiyat dünyasına Balzac çevirileriyle giriş yapan Dostoyevski ilk romanı İnsancıklar’ı 1846 yılında yayımladığında beklenmedik bir ilgiyle karşılanmış ve edebiyat çevrelerince takdir edilmişti. Öyle ki herhangi bir eseri kolayına beğenmemesiyle tanınan dönemin en meşhur edebiyat eleştirmenlerinden biri olan Vissarrion Belinsky tarafından “Rus edebiyatının yeni büyük yeteneği” sözleriyle tebcil edildi. Belinsky’nin kehanetini Suç ve Ceza ve Karamazov Kardeşler gibi dünya çapında eserleriyle tescilleyen Dostoyevski’nin dehasının ilk parıltılarının İnsancıklar’da ışıldadığını söylemek mümkün. 1840 Petersburg’unda geçen roman fakir insanların aşağılanma ve horgörü ile geçen yaşamlarını anlatmakla Rusya’nın ilk toplumsal romanı olması yönüyle de ehemmiyetli bir konum elde etmiştir.