" -İnsanın şansı yaver gitmeli vesselam!.. Bir bakmışsın o güne kadar birbirini asla tanımayan iki kişi - bir kız bir erkek çölün ortasında karşılaşmışlar ve aniden de bu dünyaya zaten birbirlerini bulmak için gelmiş olduklarını anlayıvermişler... (Kasap Ağanecef’in karısı Balacahanım’ın, sokak kapılarının önünde çekirdek çitleyerekten genç kızlara anlattıklarından.) - Benim dileğim de Memmedağa’nın mesut olması işte!.. (Bu sözleri de bir akşam Ali Samedullah’a söylemişti, o akşam ki Yadullah’la Fatma’nın düğünüydü ve Aliakper’in klarneti insanın içini kaynatıyordu.) - Benim kısmetim böyleymiş, bari Mesmehanım mesut olabilse!.. (Güldeste, Voronej’e giden trenin penceresinden bembeyaz kış gecesini seyrederken böyle düşünmüştü.)"