Artık günler ayları aylar seneleri kovalamıyor, adeta zaman duruyordu. Abdullah aylar boyu Selen’le yatıp Selen’le kalkıyordu adeta. Ne yediği yemek ne içtiği su zevk vermiyordu. Kâbuslu gecelerin sabahını beklemekten başka çaresi kalmamıştı. Bunalımlı günler hiç bitmeyecek mi diye düşünen Abdullah’ın imdadına her olayda olduğu gibi zaman ilacı geçte olsa yetişti. Aylar sonra yarası hafifçe kabuk bağlamaya başladı. Ondan sonra kritik yapma imkânını yakaladı. Kendi kendine dalıp gidiyordu. Mazinin çöplüklerinde dolaşıyor, işe yarar bir gönül kırıntısı arıyor, bulamıyor yüzü buruşuyor, renkten renge giriyordu. Acısı içini gayya kuyusu gibi kaynatıyordu. Bu can acıtan düşüncele içerisinde bir şiir dökülüverdi yaralı gönlünün duvarlarından.Acıklı mısraları arkası arkasına sıralayıverdi. Bir taraftan gözleri buğulanıyor diğer taraftan derin bir iç çekiyordu………..
Romanından ufak bir bölüm sunduğumuz yazarımız MUHSİN AKTAŞ yeni romanı ile okuyucuyla tekrar buluştu…. Heyecan ile okurken romandaki buçuğu arayacak olayları adeta yaşayacaksınız..