Eşya ve varlığın sırrını oku’mak demek; 21. Yüzyılı büyüleyici bilgi çağına dönüştüren, ışık hızındaki titreşimlerin sırrını oku’mak demektir. İndirilen kitaba yazılan ayetlerin, âlemlerin Rabbi’nin vahyi olduğunu apaçık olarak gösteren, kesin olarak ispatlayan müteşabih ayetlerdeki mucize deliller zincirini oku’mak demektir.
Yaradılan kitabın afak ve enfusi ufuklarına yazılan ayetleri oku’ma- yan, öğrenmeyen İslam dünyasının sözcüleri, zamanımıza bakan bu mucize delilleri göremezler, gösteremezler. Bundan dolayı geçmiş yüzyılların söylem kalıpları ile bilgi cağının nesillerine hitap etmeyi sürdüremezler. İndirilen kitaba yazılan ayetlerdeki, âlemleri, aşağıların aşağısını, en yukarıdaki âlemler olan kürsi’yi, arş’ı, afak’ı, enfu- si’yi, nun’u, kalemi, satır satır yazdıkları şeyleri, nar’ı, nur’u, varlığı yokluğu, miracı, dabbet-ül arz’ı, semanın kıvrımlı yollarını, semanın kapılarını, semanın çatlamasını, yarılmasını, dağın bulut gibi hareketini, iki doğu, iki batıyı, Belkıs’ın tahtını 2500 km. uzaklıktan anında getiren kitaptaki ilmi anlamlandıramazlar, sırlarını çözemezler.
Oysa bu anlamlar, sırlar, 1400 yıl önce indirilen kitabın zamanımıza bakan mucize deliller zinciridir. Bilgi çağının nesillerine hitap, bu mucize deliller zinciri ile olmalıdır, olacaktır.
Bu kitabın ana konusu budur. Eşya ve varlığın sırlarını oku’mak bu mucize delillerin sırlarını oku’maktır. Bu sırları dünyada ilk defa bu kitaptan okuyacaksınız.