Yeliz Özay Diniz, Evliyâ Çelebi’nin “Seyahatnâme”sinde “acayip ve garip” başlığı altında anlatmayı seçtiği anlatıları ele aldığı bu çalışmasında, hem Evliyâ Çelebi’nin hikâye anlatıcılığına hem de “acayip ve garip hikâyeler”in kültürel ve edebi özelliklerine ilişkin değerlendirmelerde bulunuyor. Evliyâ Çelebi’nin genel olarak şaşırtıcı oldukları için “acaip ve garip” diye nitelediği bu anlatılardaki “şaşırtıcı unsur” olağanüstü durumları işaret etmekten çok hayranlık duyulacak derecede beğeniyi ya da kınanacak ve alay edilecek türden bir eleştiriyi işaret etmekte, kimi zamansa kültürel bir yabancılıktan kaynaklanmaktadır.
Bir hikâye anlatıcısı olarak Evliyâ Çelebi’nin “acayip ve garip” anlatılarının malzemesinin kaynağı, kişisel deneyimleri, tanıklıkları ve dönemin sözlü kültürünün zengin anlatı dünyasıdır. Evliyâ’nın entelektüel merakı sınır tanımayan bir seyyah olması, onun “acayip ve garip” anlatılarında başka coğrafyaların kültürel malzemesinden de etkili biçimde yararlanmasını sağlamıştır.
Evliyâ Çelebi’nin “acayip ve garip” hikâyeleri, Seyahatnâme’de çok çeşitli konular ve biçimlerde yer alışıyla bir dönemin kültür dünyasının “şaşırtıcı” bulabileceği neredeyse bütün can alıcı unsurlara temas etmektedir. Bu çeşitlilik ve zenginliğin ön koşulu, onları aktaranın seyahat etmesi, farklı coğrafyalarda, başka kültürleri gözleyip anlamlandırmaya çalışmasıdır. Evliyâ Çelebi’nin bu merakı ve hikâyeyi kurgulama, hikâyeyi anlatma ve hikâyeyi yazıya dökme ustalığı, ona dair bir “acayip ve garip” dünyaya sahip olmamızı sağlamıştır.