(Teori ve Uygulama)
Önsöz
Damga vergisi ve harçlar, devletlerin kamu geliri olarak vazgeçemedikleri ikiliyi oluşturur.
Damga vergisi açısından; alınma mantığının zayıf olmasından dolayı, zaman zaman bu verginin kaldırılması tartışmaları ortaya çıksa da, damga vergisi, inatla varlığını sürdürmektedir.
Kanun, Damga Vergisinin konusunu “kağıt” olarak tanımlar: bir hukuki sonuç doğurmak amacıyla düzenlenen ve imzalanan kağıtlar... kredi sözleşmeleri, vergi beyannameleri, ücret bordroları gibi.
2015 yılı itibarıyla, toplam vergi gelirlerinin %3’e yakın kısmı (12,2 milyar TL) damga vergisinden toplanmıştır.
Harçlara gelince; harç almanın mantığı çok daha belirgindir: “Kamu hizmeti veriyorum, harç alıyorum.” “Tapuda verdiğim hizmetler için tapu harcı, mahkemede yargı harcı, noterde noter harcı...”
2015 yılı itibarıyla harçlardan toplanan hasılat 17,3 milyar TL’yi bulmuştur. Bu tutar toplam vergi gelirlerinin %4’e yakın kısmına tekabül etmektedir. Bu rakama belediye harçları gibi yerel harçların da dahil edilmesi durumunda rakam %5’i bulacaktır.
Öyleyse bu kitap, 2015 yılı itibarıyla toplam kamu gelirlerinin %7’ye yakın kısmını (30 milyar TL) toplayan bir vergi ile harçları inceleme konusu yapmaktadır.
Bu iki grup kamu gelirinin, insanların günlük yaşamına etkisi, toplam kamu gelirleri içindeki payından çok çok daha fazladır. Herhalde, ülkede yaşayan yetişkin insanlardan harç ve (veya) damga vergisine muhatap olmayan kimse yoktur. Tapuya uğramasanız bile; mahkemede veya noterde, veya bankada veya emniyette veya trafik idaresinde veya yurt dışına çıkarken; yani bir yerlerde, damga vergisi ve (veya) harç size “merhaba” diyecektir.
Bu kitap, içinde son derece teknik düzenlemeleri barındıran damga vergisi ve harçlar konusunu, kolay anlaşılır bir dille anlatmayı amaçlamaktadır. Özellikle, tüm hukuk hayatını kapsamı içine almaya çalışan damga vergisi konusunda, uygulamada sık sık anlaşmazlıklar ve akabinde uyuşmazlıklar yaşanmaktadır. Kitap içinde uyuşmazlığa sebep olan tartışmalı hususlar açıklanırken, gerekli olduğu ölçüde, yargı kararlarına, İdarenin tutumuna ve kendi şahsi görüşlerimize de yer verilmiştir.
Kitabın yazarlarından birisi deneyimli bir noterin oğludur. Yani damga vergisi ve harç sohbetlerinin eksik olmadığı bir aile ortamında büyümüştür. Bu birikim yazılan kitaba da yansıtılmıştır.
Kitap yazılırken ülkemizdeki Adalet Meslek Yüksekokullarında okutulan “Damga Vergisi ve Harçlar Bilgisi” dersinin muhtevası ve bu okullarda okuyan öğrencilerimizin bilgi ihtiyacı göz önünde tutulmuştur.
Kitabın öğrencilerimize ve diğer okuyucularına yararlı olmasını diliyoruz.
Prof. Dr. Nurettin BİLİCİ - Doç. Dr. Ümit Süleyman ÜSTÜN