“Şimdi, sırada, gözlerden uzakta, paraların yerinde durup durmadığını ve gerçek olup olmadığını kontrol edebileceği bir yere başını sokmak vardı. Arabanın evine doğru yollanmış olduğunu gördü: İkinci sokaktan döndü mü yaşadığı korkunç daireye varmış olacaktı. Yani kendisini ilk arayacakları yere. Oradan hemen uzaklaştı tabii ki… Nerede kalacaktı? Ortada bir ceset vardı, yanında da, kendisinin de öldürülmesine yetecek yeri yoktu. Sabaha kadar şaşkın kuş gibi dolaşacak hali de… Bu konuyu, aslında ta en başta İstanbul turuna çıkmadan önce düşünmesi gerekirdi. Ama insan her gün valizler dolusu para bulmuyordu işte.”
İlk romanların acemiliğinden uzak bir ilk roman Sıfır Baskı. Hayatının roman olduğunu düşünmeyen bir yazarın kurduğu oyun. Polisiye macerasının gerisinde kurgunun oluşumunu anlatan, kurgunun gizlerini çözen bir çalışma. Canan Parlar yeni bir yazar olmakla yetinmiyor, edebiyatımıza yeni bir soluk katıyor.