İnci sevgi dolu ve hayalperest bir genç kızdı. Hayattan mutluluk, aşk ve başarı istiyordu.
Gökhan ise hayatında mutluluk ve başarıyı çoktan elde etmiş hayatını yaşıyordu.
Gece ve gündüz kadar farklı bu iki insanı geçmişin aile bağları bir araya getirmişti. Bu aile bağları Gökhan için eziyetten farksızken İnci için büyük bir umuttu.
Birbirlerinin hayatında iki yabancı iken kader onların hayatlarını çoktan birbirine bağlamıştı. İnci ve Gökhan ya bu kaderden kaçarak kendi yollarına gideceklerdi ya da kaderlerine razı olup mutluluğu bulacaklardı
“Sen yasak elmasın, papatya…”