"Gelibolu Yarımadasındaki İngiliz ve Fransız mezarlarının içinde bulundukları durum hakkında verdiğim bilgilen daha çok Çanakkale'yi son ziyaretim esnasında, yani geçen mart ayının ikinci yarısında yapabildiğim şahsî gözlemlere dayandırıyorum. Mezarlar, genellikle, İngiliz ve Fransızların buradan giderlerken bıraktıkları durumda.(...)
Orada burada bazı mezarların özellikle zengin süslemeleriyle subaylara ait olduğu anlaşılanların açıldığı doğrudur ama kutsiyete yapılan bu saygısızlıklar nadirattan olup bunların sivil şahıslar tarafından geceleyin icra edildiğini öğrendim, çünkü yetkililer bu gibi eylemlerin faillerini her zaman şiddetle cezalandırmışlardır. Mezarların üzerine dikilen haçlara karşı yapılmış bir saygısızlığa rastlayamadım.
Bazı haçların devrilmiş, bazıları-mn da kırılmış olduğu doğru ama bunun nedeni başka olsa gerekir. Sağanak yağmurlar, toprağı sürükleyip mezarların çökmesine yol açmış; bazı haçlar kendiliğinden düşmüş; diğerleriyse havan mermisi parçaları yüzünden kırılmış. Belirtmiş olduğum kanaati doğrulayan mezarları incelerken devrilen haçlarm, haçsız mezarlarm orta yerine yatay olarak yerleştirildiğini ve kırılmış olanların parçalarımn topîamp ait oldukları düşünülen tümsekler üzerinde bir araya getirildiğini fark etmemdir. Bütün bunlar, herhangi bir saygısızlık fikrini geçersiz kılsa gerekir."