“Sokaktan gelen parfüm kokuları, insanların çeşit çeşit yüz ifadesi, çarpan omuzlar, Doğu’nun gülüşü, Arman’ın ses tonu ve Derin’in hüznü. Unutmayın bu bir hüzün senfonisi.”
Peki nedir hüzün senfonisi?
Renk renk acı, tonlarca hüzün, kötülüğünden hiçbir şey kaybetmeyen melek yüzlü şeytanlar ve hüzün senfonisinin hiç değişmeyen tanıdık melankolik suretleri.
“Düşünüyorum, sürekli düşünüyorum. Ne insanları ne kendimi ne yaşamı ne sevgiyi ne nefreti ne de acıyı anlayabiliyorum. Ama belki de sorun buradadır. Her şeyi anlamak istememdir sorun.”
Seray Dura