Eski bayramlar, daha doğrusu bayramlarda eski hareket ve faâliyetler bambaşka bir edâ taşırdı. Zevkli idi de. Evleri boş bırakırcasına bayram namazı için câmiye koşanların, namazı müteakip evlere dönenlerle âilenin ve ev halkının bayramlaşmasının, yine âilenin büyüklerini ve akrabâyı hânelerine kadar gidip ziyâret eylemenin, komşulara gidip gelmenin, büyüklere kadar koşarak el etek öpmenin, teşrîfâta dâhil ise muâyede resmine gitmenin, değilse Saray-ı Hümâyun’a azimetin, oradaki erkânın odalarını birer birer dolaşmanın elbette bir zevki vardı.