Ne savaşlar, ne düşen kentler, ne karmaşa, ne kaos; hiçbiri, hiçbiri değil inceliğimin sebebi. Sanki yeryüzünde hiç kimse yok, bir tek ben varmışım gibi; sanki ilk insanın yeryüzüne atıldığında duyduğu o gariplik, o yalnızlık, o şaşkınlık, milyarlarca insanın bilinçaltından geçerek gelip bende konaklamış gibi; sanki bütün gövdem iyilikle yıkanmış ve her şeyi affetmeye hazır hâle getirilmiş gibi...
Bugün inceyim...
Ama ne yaşadığım dünyayla, ne öteki insanlarla ne de geçmişimle ilgili inceliğim. Sanki her şeyden koparılmış ve kendi insanlığımla baş başa bırakılmışım gibi: Yalnızca benimle, benim ruhum arasında...