Başlarındaki dumanı kahkahayla dağıtan, öfkesini madalya misali göğsünde taşıyan, sokaklarda söylenen şarkılarda buluşan, bazen sadece bakışarak anlaşan, bazen dibe vuruşlarda ortaklaşan kadınlar...
Zeynep Uzunbay, erk dilini lügatten silen üslubuyla, yalnızca bir cins olmaya indirgenen kadına özgün ve güçlü bir ses kazandırıyor. Kamçılanma Mesafesi’nin müstakil görünen öyküleri, tıpkı bir nehrin kolları misali ayrıştıktan sonra birleşerek çağıldıyor, bütün ayrı akışların, savruluşların nihayet birbirine değdiği noktada ise kadınların ortak hikâyesi yazılıyor.