Unutulmuş Düşler, Zweig’ın farklı üslupla kaleme aldığı; eksik kalmış tutkuların, ihtirasların, geride bırakılanların ve yaşanılan pişmanlıkların uzun öyküsüdür. “Eskide kalmış ancak tam olarak birbirlerine söyleyemedikleri gençlik aşkının tatlı ve hafif kokusu... Bu, öyle bir rüyaydı ki yalnızca dileyen, talep etmeye cesaret edemeyen ve sadece söz veren ancak sözünü yerine getiremeyen bir yarım kalmışlığın güzel rüyasıydı.”