Savaş sonrası Leh edebiyatının başyapıtlarından "Taş Taş Üstünde", Wieslaw Mysliwski'nin epik türünün özelliklerini gözeterek kaleme aldığı, taşranın yaşayış, düşünüş ve hissediş biçimlerini ele alan çok önemli bir roman. Toprağa, aileye, kırsal kesime, kadınlara, geleneğe, Tanrı'ya ve ölüme bağlı bir köylünün geçmişe dönüşlerle anımsadığı hayat katmanlarının bir dökümü. Bilge, açıksözlü, şefkatli ve fevri bir köylü olan Syzmek, gerilla savaşçısı, nikâh memuru, berber, polis, içkici, âşık ve yatalak kardeşinin bakımını üstlenen bir ağabey olarak yaşadığı geçmişini anımsar. William Faulkner, Gabrial Garcia Marquez ve Yaşar Kemal'in yazdıkları geleneğin izini süren Mysliwski, 2. Dünya Savaşı sonrası taşranın yaşadığı dönüşümü, umutsuzluktan kırılan bir halkı iliklerine dek hissederek gözler önüne seriyor.